Naçizane günler, varoluşun sonuna doğru
Onca saf kuruntu, kulak çığırtan bir başka sabah
Son yalan, bin bir şüphe kokusu
Dilinde kibrit sönse burada yağmur yağmayacak
"Yaşayan Baba, Mesih, Yüce Efendi
İnsana yaşam veren ruhtur, insan eti gerçek yiyecek
İnsan kanı gerçek içecektir, insan eti ağırdır
Bizleri dirilt, yer yüzüne bir daha indir"
Ve günler kısaldıkça, insan birbirine kıymakla yükümlüdür
Mesih insanlara vaazlar veriyor, havada kavurucu bir sıcak
Dağlar yerinden oynarcasına kaynıyor
Nece güneşler batıp, nece aylar gök kubbeyi sallıyor
Mesih konuşuyor
"İnsan nankör, insan aciz, insan mahkum
Barışı getireni seçmez, kana susamış, ölümle beslenir
Karanlık dönem en şaşalı, en çetrefilli, en hakir zamanı yaşıyor
Eğer insan yolundan sapacaksa, dünya bir devri daha devirecek
Bin bir geceyi eritecek, bin bir sabaha yelken açacak
Kökünü bilmeden, sorguya kalmadan, kemiklerinin çürüyüşü
Gömüldüğü toprağın onu yok edişine şahit olacaktır"