huzur parıltısının güneşe olan ufkunu genişletmek için bir şans verilmiş gibi, sanki hüznü kesecek bir ilaç bu stres dolu topraklar, resmen bir kader, resmen bir sanat bu
ve zaman geldi, hovarda şeytan rujunu sürdü, melekler sürmesini çekti, tanrının gözyaşları ıslatıyor kirpiklerimi, nefesim kesilmiş, gözlerim aynı bakmıyor, kan çanağı başım sancılarla uyutmaz beni
huzur dolu soframdan ekmeğimi almış hayat, bir de tekme vurmuş, yetmemiş sırtıma haydutların zincirleriyle işkence etmişler, sesim çıkmamış, tek söz düşmemiş dilimden, ağlamışım ben, annem uyuyamaz bu gece, yeminim olsun yalvardım, kimse göz kırpmadı, kimse soframa bir daha oturmadı anne
kurşun değmemiş bedenimden uzak bir diyar burası, keserlerin bulunduğu, topal köpeklerin koklayamadığı bir kuyu burası
soğukmuş o gün, kabusum olmuşlar o gün, korkum olmuşlar o gün