esiri olduğum hatıraların çıkmazına giriyor
Sana tüttürdüğüm
aşkım, sevincim ve öfkem
satırların arasında kim vurduya gidiyor
Ne yazıktır
günahkar ellerim yeniden
dudak üstü sigara eşliğinde
kalemiyle kağıda dokunuyor
Kurşun kesiği karalıyor
beyaz masumiyeti kağıtları
akabinde tanışıyor
kurşun yorgunu gözlerim
esrar yeşili gözlerinle
Öylesine yazıktır ki
zaman, mekan tutmaz
yılları saymaz oldum
mevsimler yoldaşı zemheri
öğle yağmuru rüzgarıyla
deşiverdi ciğerlerimi
yeni yıllar geçecek
yeni insanlar tütecek
yeni topraklara ineceğiz
senin tazeliğinden bir tutam
senin şehvetinden bir parça
senin temizinden
bir başka beyaz kağıda
en güzelinden seni yazacağım
"Kışın senin sıcaklığın kavururdu beni
ne sen çığlıklarımı duyarsın
ne de şiirlerim imdadıma yetişir
rüyalar bizi belki buluşturur
ya da sensizliğin yaz akşamı üşütür beni"